http://www.ntvmsnbc.com/news/442080.asp http://www.yapi.com.tr/turkce/Haberler_Detay.asp?newsid=60853
http://www.bianet.org/bianet/kategori/bianet/106193/romanlar-gununde-sulukuleden-muzik-degil-dozer-sesi-yukseldi
http://haber.tnn.net/haber_detay.asp?ID=1997342&Cat=POL
SULUKULELILERIN BASIN ACIKLAMASI
Bugun 8 Nisan Dunya Roman Gunu, ve biz Sulukuleliler bu gunu kutlamak yerine, matemle karsiliyoruz...
Bin yili askin bir tarihi olan mahallemiz, artik bir hayalet bolge haline geldi... Her yerde yikilmis evler, komsusuna, akrabasina siginmis evsizler, ortada sokakta kalmis oksuz ve yetimler, gordugunuz yetersiz saglik kosullari ve iki yildir suren korkular, baskilar nedeniyle ruhen ve bedenen cokmus insanlar, var artik...
Cocuklarimiz donuslerinde evlerini bulamayacagi korkusuyla okullarina gitmez oldu, hasta sayimiz gun gectikce artiyor...
Yillardir bogustugumuz issizligin uzerine bir de yuvasizlik eklendi artik... Cogumuz yari ac, yari tok yatip, sabah dozer sesleriyle uyaniyoruz...
Niye? burada savas mi var? dogal afet mi gecti uzerimizden?
Hayiir!!!
kentsel donusum vurdu bizi...
Istanbul'un en eskileri olan bizler, birilerince , kendi yurdumuz, koyumuz olan bu mahalleye uygun gorulmedik... sultanlar bizi bagirlarina bastilar... Simdilerde ise bize "ucube" diyenler var...
Bizi dogdugumuz topraklarin disina atmak istiyorlar...
Oysa biz,onceki yonetimlerin actigi yaralarin sarilmasini, mahkum edildigimiz issizligin , yoksullugun giderilmesini ve mahallemizin eski zengin ve senlikli haline dondurulmesini talep ediyoruz...
Bu mahalle bizim!
Cogumuzun elinde Osmanli'dan kalma tapular var veya vardi... Baska hangi mahallede boyle tarihi bir mulkiyet durumu var???
Bu tapular, korkutularak, koseye sıkıstırılarak, çaresiz birakilarak ellerimizden alindi ve alinmaya devam ediliyor. Biz buraya 10 yil once, 20 yil, 30 yil once gelmedik...
Biz yuzyillardir buradayiz...
Bu mahalle bizim yurdumuz, topragimiz, koyumuz... Ve bizimle birlikte kalkinip , bizimle birlikte gelismeli... Bizimle birlikte yaşayip, bizimle birlikte zenginlestirilmeli...
Yenileme, donusum... Adi her neyse, ne yapilacaksa bizim icin, buranin gercek sahipleri olan biz Sulukuleliler icin yapilmali...
Rant kokusu alan yeni yatirimcilar icin degil. Bu evleri ellerimizden nasil aldiklari asikar olan saibeli yeni sahipler icin degil...
Biz Sulukuleliler icin insanca yasanilir bir yer haline getirilmeli bu mahalle...
Sulukule artik bir "ucube" gibi gorunuyorsa size, bu bizim sucumuz, bizim secimimiz degil...
Bizi bu hale getiren gecmis yonetimler utansin...
Ve bizi yine dıslamak isteyen simdiki yoneticilerimiz uyansın...
Yoneticilerimizden tek duymak istedigimiz bu:
Sulukule, Sulukuleliler icin yenilenmelidir...
Yikimlara, bize hic bir barinma yolu gosterilmedigi icin, sokaklara gonderildigimiz icin karsi cikiyoruz...
Insaatlar suresince bize gecici konutlar gosterilsin, sokaklarda kalmasin, yaslilarimiz, hastalarimiz, kadinlarimiz ve en onemlisi gelecegin guvencesi cocuklarimiz...
Mahallemizin duzenlenmesi, iyilestirilmesi bittiginde ise biz tekrar buraya, yurdumuza donelim.
Bu yoksulluk kosullarinda borclandirilacaksak eger, bu mahallede daha iyi sartlarda yasamak icin borclandirilalim..
Ve bunu seve seve calisarak odeyelim...
Bizim icin is, meslek , sosyal ve ekonomik kalkinma projeleri sayesinde, turizm sayesinde yeniden kendimize gelelim ve bu topraklara hizmet etmeye devam edelim...
Bizim maketlerimiz, sahte heykellerimiz degil, biz kendimiz turistleri buraya cekelim.
Gelenek ve goreneklerimizi tanitalim ...
Canli muze isteniyorsa eger,, iste biz canli muzeyiz...
Topragimizin altindan tarih fiskiriyor...
Etrafimiz, tarihle cevrili
Hafizamiz, yuzlerce yillik tarihle dolu...
Yeni gelecek olan rantcilardan hangisi bu gorevi yerine getirebilir?
Onlar tarihimizi nereden bilebilir?
Dunyadaki bu biricik Sulukule ornegini hep birlikte yasatalim...
Keyfini hep birlikte surelim...
Iste budur butun istedigimiz...
Bizi, taa Avrupa'dan, Amerika'dan duyanlar, ziyaret edenler oldu... Ama kendi belediyemizden gelip bir cayimizi icen, halimizi soran olmadi...
Ankara'da kendi yoneticilerimiz, duymak bir yana, bizi "ucube" sandi...
Sesimizi bir kendi vatanimizda duyuramadik...
Ve simdi, Dunya Roman gununu sevincle kutlamamiz gereken bugunde diyoruz ki, bugune kadar bize hep matem yasattiniz hergun...
Sesimizi duyun artik ...
Bunun icin gokyuzune yolluyoruz mesajlarimizi simdi...
Belki bu yolla dileklerimiz Ankara semalarina ulasir sonunda,
Dunya duydu sesimizi,
sayin yoneticilerimiz, lutfen siz de artik kulak verin...
http://www.bianet.org/bianet/kategori/bianet/106193/romanlar-gununde-sulukuleden-muzik-degil-dozer-sesi-yukseldi
http://haber.tnn.net/haber_detay.asp?ID=1997342&Cat=POL
SULUKULELILERIN BASIN ACIKLAMASI
Bugun 8 Nisan Dunya Roman Gunu, ve biz Sulukuleliler bu gunu kutlamak yerine, matemle karsiliyoruz...
Bin yili askin bir tarihi olan mahallemiz, artik bir hayalet bolge haline geldi... Her yerde yikilmis evler, komsusuna, akrabasina siginmis evsizler, ortada sokakta kalmis oksuz ve yetimler, gordugunuz yetersiz saglik kosullari ve iki yildir suren korkular, baskilar nedeniyle ruhen ve bedenen cokmus insanlar, var artik...
Cocuklarimiz donuslerinde evlerini bulamayacagi korkusuyla okullarina gitmez oldu, hasta sayimiz gun gectikce artiyor...
Yillardir bogustugumuz issizligin uzerine bir de yuvasizlik eklendi artik... Cogumuz yari ac, yari tok yatip, sabah dozer sesleriyle uyaniyoruz...
Niye? burada savas mi var? dogal afet mi gecti uzerimizden?
Hayiir!!!
kentsel donusum vurdu bizi...
Istanbul'un en eskileri olan bizler, birilerince , kendi yurdumuz, koyumuz olan bu mahalleye uygun gorulmedik... sultanlar bizi bagirlarina bastilar... Simdilerde ise bize "ucube" diyenler var...
Bizi dogdugumuz topraklarin disina atmak istiyorlar...
Oysa biz,onceki yonetimlerin actigi yaralarin sarilmasini, mahkum edildigimiz issizligin , yoksullugun giderilmesini ve mahallemizin eski zengin ve senlikli haline dondurulmesini talep ediyoruz...
Bu mahalle bizim!
Cogumuzun elinde Osmanli'dan kalma tapular var veya vardi... Baska hangi mahallede boyle tarihi bir mulkiyet durumu var???
Bu tapular, korkutularak, koseye sıkıstırılarak, çaresiz birakilarak ellerimizden alindi ve alinmaya devam ediliyor. Biz buraya 10 yil once, 20 yil, 30 yil once gelmedik...
Biz yuzyillardir buradayiz...
Bu mahalle bizim yurdumuz, topragimiz, koyumuz... Ve bizimle birlikte kalkinip , bizimle birlikte gelismeli... Bizimle birlikte yaşayip, bizimle birlikte zenginlestirilmeli...
Yenileme, donusum... Adi her neyse, ne yapilacaksa bizim icin, buranin gercek sahipleri olan biz Sulukuleliler icin yapilmali...
Rant kokusu alan yeni yatirimcilar icin degil. Bu evleri ellerimizden nasil aldiklari asikar olan saibeli yeni sahipler icin degil...
Biz Sulukuleliler icin insanca yasanilir bir yer haline getirilmeli bu mahalle...
Sulukule artik bir "ucube" gibi gorunuyorsa size, bu bizim sucumuz, bizim secimimiz degil...
Bizi bu hale getiren gecmis yonetimler utansin...
Ve bizi yine dıslamak isteyen simdiki yoneticilerimiz uyansın...
Yoneticilerimizden tek duymak istedigimiz bu:
Sulukule, Sulukuleliler icin yenilenmelidir...
Yikimlara, bize hic bir barinma yolu gosterilmedigi icin, sokaklara gonderildigimiz icin karsi cikiyoruz...
Insaatlar suresince bize gecici konutlar gosterilsin, sokaklarda kalmasin, yaslilarimiz, hastalarimiz, kadinlarimiz ve en onemlisi gelecegin guvencesi cocuklarimiz...
Mahallemizin duzenlenmesi, iyilestirilmesi bittiginde ise biz tekrar buraya, yurdumuza donelim.
Bu yoksulluk kosullarinda borclandirilacaksak eger, bu mahallede daha iyi sartlarda yasamak icin borclandirilalim..
Ve bunu seve seve calisarak odeyelim...
Bizim icin is, meslek , sosyal ve ekonomik kalkinma projeleri sayesinde, turizm sayesinde yeniden kendimize gelelim ve bu topraklara hizmet etmeye devam edelim...
Bizim maketlerimiz, sahte heykellerimiz degil, biz kendimiz turistleri buraya cekelim.
Gelenek ve goreneklerimizi tanitalim ...
Canli muze isteniyorsa eger,, iste biz canli muzeyiz...
Topragimizin altindan tarih fiskiriyor...
Etrafimiz, tarihle cevrili
Hafizamiz, yuzlerce yillik tarihle dolu...
Yeni gelecek olan rantcilardan hangisi bu gorevi yerine getirebilir?
Onlar tarihimizi nereden bilebilir?
Dunyadaki bu biricik Sulukule ornegini hep birlikte yasatalim...
Keyfini hep birlikte surelim...
Iste budur butun istedigimiz...
Bizi, taa Avrupa'dan, Amerika'dan duyanlar, ziyaret edenler oldu... Ama kendi belediyemizden gelip bir cayimizi icen, halimizi soran olmadi...
Ankara'da kendi yoneticilerimiz, duymak bir yana, bizi "ucube" sandi...
Sesimizi bir kendi vatanimizda duyuramadik...
Ve simdi, Dunya Roman gununu sevincle kutlamamiz gereken bugunde diyoruz ki, bugune kadar bize hep matem yasattiniz hergun...
Sesimizi duyun artik ...
Bunun icin gokyuzune yolluyoruz mesajlarimizi simdi...
Belki bu yolla dileklerimiz Ankara semalarina ulasir sonunda,
Dunya duydu sesimizi,
sayin yoneticilerimiz, lutfen siz de artik kulak verin...