26 Kasım 2009 Perşembe

Bugünkü Milliyet Gazetesi'nden

http://www.milliyet.com.tr/Guncel/HaberDetay.aspx?aType=HaberDetay&KategoriID=24&ArticleID=1166544&Date=26.11.2009&b=Sulukule

Kentsel Yenileme Projesi kapsamında Sulukule’de başlayan yıkımlar tamamlandı. Geride, TOKİ’nin Gaziosmanpaşa’daki evlerinde yapamayıp geri dönen ve yıkıntılar arasında yaşamaya devam eden birkaç Roman kaldı
Sulukule olarak bilinen Neslişah ve Hatice Sultan mahallelerinde tarihi binalar ve caminin dışında kalan 300’ü aşkın bina dozer ve kepçe darbeleriyle yerle bir edildi. Moloz kaldırma çalışmalarının ardından TOKİ’nin konut ve işyeri projesi başlayacak.
Projenin yürütücülerinden Fatih Belediyesi, çoğunluğu Roman 346 kiracıyı konut edinme hakkı tanıyarak TOKİ’nin Gaziosmanpaşa’daki evlerine gönderdi. Ancak gidenler yeni yerlerinde fazla tutunamadı. Aidatları ödeyemeyince, evlerini satıp yine bölgeye yakın yerlerinde kiracı oldu. Tapu sahibi olanların büyük çoğunluğu da haklarını üçüncü şahıslara satmak zorunda kaldı. Tapu sahibi olmadıkları gibi kiracı olduklarını kanıtlayamayanlar ise Hiçkimseyigörmez ailesi gibi sokakta kaldı.
Eşiyle moloz yığınları arasında yaşamaya devam eden Hasan Hiçkimseyigörmez, belediyeye kendisine ait fatura veremediği için bölgede kiracı olarak yaşadığını kanıtlayamamış. Bu yüzden konutlardan almaya hak kazanamamış.
Sulukulelilerin avukatlığını üstlenen Hilal Küey, tarihi çevre ve Roman kültürü korunamadığı gerekçesiyle proje aleyhine açılan davada bilirkişilerin keşif yaptığını ve sonucu beklediklerini söylüyor:?“Dava lehimize sonuçlanırsa proje mahkeme kararına göre revize edilecek.”
‘Suistimaller oldu’
Yenileme alanında yaşayan tüm sakinlerin mağduriyetinin giderildiğini savunan Fatih Belediyesi yetkilileri, TOKİ’nin bölgede 640 konut ile 45 dükkân yapacağını, bu dükkânların da bölge esnafına verileceğini söyledi. Konutların 2-4 kat arası olacağını belirten yetkililer, hafriyatın kaldırılmasının ardından inşaata başlanacağını bildirdi. Yetkililer Sulukulelilerin tepkilerine de şöyle yanıt verdi: “180 ay vade ile kiracılar ev sahibi yapıldı. Barakada yaşayana bile konut edinme hakkı tanıdık ancak suiistimaller yaşandı. Adana ve Trakya’dan gelenler bile oldu.”

15 Kasım 2009 Pazar

Sulukule inşaat alanına dönüşüyor









Acil Yıkım, Perşembe 10:00-12:00 : Gülsüm Abla'nın evi yıkıldı, yok oldu




















siyah beyaz fotoğraflar : Matthieu Chazal
13cü ve 17ci fotoğraf : Neşe Ozan
Diğer fotoğraflar : Najla Osseiran

http://www.bianet.org/bianet/toplum/118211-sulukulede-son-ev-mahkeme-karari-beklenmeden-yikildi

BASIN DUYURUSU

Fatih Belediyesi Sulukule’deki mücadelenin simgelerinden Gülsüm Bitirmiş’in evini yasaya aykırı olarak yıkmak istiyor. Mahkeme tarafından hükme bağlanmış bir el koyma kararı olmadığı halde, zabıta ekibi Gülsüm Bitirmiş’e 12 Kasım’da evin yıkılacağını bildirdi. Oysa el koyma davası henüz neticelenmiş değildir ve işin inanılmaz yanı, aynı gün (12 Kasım) Fatih 2. Asliye Hukuk Mahkemesi’nde duruşması vardır (saat 10.30).

Yaklaşık 100 senelik geçmişi olan evin ilk sahipleri Gülsüm Teyze’nin 40 sene önce ölen dedesi Hakkı Bey ve ninesi Saniye Hanım’dır. Torun Gülsüm Bitirmiş bu evde doğdu ve 56 yıllık hayatını hep bu evde geçirdi. Hatırlayacağınız gibi geçtiğimiz Temmuz ayında, mahkemeden el koyma kararı

çıktığını ileri süren Fatih Belediyesi, evi yıkmaya gelmiş, ancak eline herhangi bir kamulaştırma tebligatı ulaşmayan Gülsüm Teyze’nin direnmesi neticesinde yıkamamıştı.

O günlerde yapılan küçük bir araştırma gösterdi ki, evle ilgili gerçekten de mahkeme tarafından verilmiş bir el koyma kararı vardı. Ne var ki, Belediye kararı 40 sene önce ölmüş dede Hakkı ve nine Saniye’nin şahsında aldırmıştı. Yasal mirasçı Gülsüm Bitirmiş’in el koyma davasından haberi dahi olmamış, Kamulaştırma Kanunu’nun tanıdığı bedele itiraz, kamulaştırmaya itiraz gibi haklarını da kullanamamıştı.

Unutmadan söyleyelim: Sosyal belediyemiz bu evde 40 sene önce ölmüş dede ve ninenin mirasçısı Gülsüm Bitirmiş’in yaşadığını gayet iyi bilmektedir.

Bu yasaya aykırı oldubitti karşısında Gülsüm Teyze hukuk mücadelesi başlattı. Türk Hukukuna göre ölü aleyhine dava açılmasının mümkün olamayacağı gerekçesiyle mahkemeye başvurarak, iade-i muhakeme yolu ile incelenmesini ve davanın reddini talep etti. İade-i muhakemeyi yerinde gören mahkeme, yeniden inceleme başlattı. Bu durum Belediye’ye ihtaren bildirilmiş olmasına rağmen, “sosyal projeciler” yıkım tehdidine başvurmaya cüret edebilmektedirler; hem de davanın görüleceği günde!

Unutmadan söyleyelim: Mahallede tapuda intikal işlemleri tamamlanmamış birçok taşınmaza aynı hileyle el koyulmuştur. Yoksul mülk sahiplerinin el koyma kararından haberi dahi olmamıştır; ölmüş dede ve nineler adına açılan banka hesaplarına yatırılan kamulaştırma bedellerine erişebilecekleri de çok kuşkuludur.

Sayın Basın Mensupları, yoksul Romanların mahallesini zenginlere ev yapmak için kamulaştırmanın adaletsizliğini bir yana bırakalım; bu insanların Kamulaştırma Yasası’nın tanıdığı haklardan dahi yararlanamaz kılınması, kamulaştırma bedeline erişmelerinin imkansız hale getirilmesi acaba hangi vicdanla bağdaşır?

Sayın Basın Mensupları sizleri, yoksulların ellerinden evlerinin hangi yöntemlerle alınmaya çalışıldığına hep birlikte tanık olmaya ve bu hukuksuzluğu açık etmeye çağırıyoruz.

SULUKULE PLATFORMU
Tarih: 12 Kasım 2009 Perşembe
Yer: Sarmaşık Cad. No: 48 SULUKULE-EDİRNEKAPI
Saat: 08.30’dan itibaren dozer gelebilir.